Kanadalı etnobotanist Wade Davis, 1982 yılında zombi hikâyelerinin gerçeklerini araştırmak ve bu sorulara cevap bulmak üzere Haiti’ye gitti ve bir insanın nasıl zombiye dönüştürülebileceğini inceledi.Araştırmaları sonucu ulaştığı bilgiler dehşet vericiydi;genel anlamda zombiler üzerinde yapılan, ilk olarak onları öldürüp gömmek, sonrasında toprak altından çıkarıp onları çıldırtmak yani beyinlerindekileri baştan yaratmaktı.VooDoo büyücüleri bir tür karakurbağası cinsinin korku anında derilerinde salgıladıkları zehir ve kirpi balığında bulunan zehirli toksin maddelerinden hazırladıkları sıvı zombi virüsünün hammaddesini olusturuyorlardı.Bir şekilde insanların yiyeceklerine karıştırılan veya cilt yolu ile tatbik edilen bu maddenin 1 miligramlık dozu insanın günlerce bilinci açık olmasına rağmen yarı ölü bir durumda bırakabiliyordu.Kalp atışları ve solunumu hissedilemeyecek kadar düştüğü için yakınları tarafından ölü sanılan kişinin cenazesi toprağa verilirken,aslında olan biten herşeyi duyan kurban doğal olarak öldüğünü düşünmekteydi.Gömülen kişi VooDoo rahipleri tarafından 8 saat sonra mezarından çıkarılıyordu.VooDoo ayiniyle panzehir veriliyordu.Kendine gelir gelmez çeşitli fiziki işkencelere tabi tutularak direnci iyice kırılıyordu.Ayinin sonunda insanlar delirme eşiğinde olur ve ruhunun efendilerinin elinde olduğuna,karşı gelirse sonsuza dek acı çekecegine inandırılırdı.Sonraki aşamada ise Datura adı verilen bitkiden elde edilen bir toz düzenli aralıklarla verilerek insanlar bilinçsiz ve kendi istemi dışında hareket eden zombi benzeri yaşam formuna sokulurdu.Bu toz daimi hafıza kaybına,felçe,ruh ve sinir hastalıklarına, saniyeler içinde ölüme bile sebep olabiliyordu.Bir VooDoo büyücüsü uygun miktarlarda kölelerin yemeğine karıştırdığı bu tozla yıllarca sürecek zombiliğe yol açabiliyordu.Toz un uyusturucu etkisi kişiyi zombi olmaya bağımlı hale getiriyor ve iyileştirmek mümkün olmuyordu.
6 Temmuz 2016 Çarşamba
Zombi Efsanesi Nedir ? Zombi Nasıl Olunur ?
Kanadalı etnobotanist Wade Davis, 1982 yılında zombi hikâyelerinin gerçeklerini araştırmak ve bu sorulara cevap bulmak üzere Haiti’ye gitti ve bir insanın nasıl zombiye dönüştürülebileceğini inceledi.Araştırmaları sonucu ulaştığı bilgiler dehşet vericiydi;genel anlamda zombiler üzerinde yapılan, ilk olarak onları öldürüp gömmek, sonrasında toprak altından çıkarıp onları çıldırtmak yani beyinlerindekileri baştan yaratmaktı.VooDoo büyücüleri bir tür karakurbağası cinsinin korku anında derilerinde salgıladıkları zehir ve kirpi balığında bulunan zehirli toksin maddelerinden hazırladıkları sıvı zombi virüsünün hammaddesini olusturuyorlardı.Bir şekilde insanların yiyeceklerine karıştırılan veya cilt yolu ile tatbik edilen bu maddenin 1 miligramlık dozu insanın günlerce bilinci açık olmasına rağmen yarı ölü bir durumda bırakabiliyordu.Kalp atışları ve solunumu hissedilemeyecek kadar düştüğü için yakınları tarafından ölü sanılan kişinin cenazesi toprağa verilirken,aslında olan biten herşeyi duyan kurban doğal olarak öldüğünü düşünmekteydi.Gömülen kişi VooDoo rahipleri tarafından 8 saat sonra mezarından çıkarılıyordu.VooDoo ayiniyle panzehir veriliyordu.Kendine gelir gelmez çeşitli fiziki işkencelere tabi tutularak direnci iyice kırılıyordu.Ayinin sonunda insanlar delirme eşiğinde olur ve ruhunun efendilerinin elinde olduğuna,karşı gelirse sonsuza dek acı çekecegine inandırılırdı.Sonraki aşamada ise Datura adı verilen bitkiden elde edilen bir toz düzenli aralıklarla verilerek insanlar bilinçsiz ve kendi istemi dışında hareket eden zombi benzeri yaşam formuna sokulurdu.Bu toz daimi hafıza kaybına,felçe,ruh ve sinir hastalıklarına, saniyeler içinde ölüme bile sebep olabiliyordu.Bir VooDoo büyücüsü uygun miktarlarda kölelerin yemeğine karıştırdığı bu tozla yıllarca sürecek zombiliğe yol açabiliyordu.Toz un uyusturucu etkisi kişiyi zombi olmaya bağımlı hale getiriyor ve iyileştirmek mümkün olmuyordu.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder